В. Г. Гузев. Избранное

372 В. Г. Гузев. Избранное: К 80-летию qadäh, başuñdaki altun külāh, belüñdäki gümüş kuşak, ägnüñdäki altunlu don? (Şejjād Hamza)]. 4.4.4. Okuyucu ve dinleyicilerimizin bizi doğru anlayabilmeleri için biz- ce çok önemli olan kavramları aşağıda açıklamayı uygun görüyoruz. Söz konusu kavramlar gramer şekli ve gramer kategorisidir (ulamıdır). Şekilbilimin (morfolojinin) dağarcık (envanter) birimleri olan morfemlerin yanı sıra, iki yapı birimi arasında da fark gözetiyoruz: Gramer şekli ve gramer kategorisi. “Gramer şekli” (kelime çekimleyici şekil), dilin, herhangi belirli bir tür kelimeşeklini kurmaya ve algılamaya yarayan, bireyin tecrübesini, kelimeşekli kurma kurallan takımını ve kelimeşekli modelini içe- ren insan zihnindeki soyut bir imge; şekilbilim mekanizmasının asgarî yapı birimidir. “Gramer kategorisi” (kelime çekimleyici kategori), daha yüksek seviyede bulunan dil içi yapı birimi; çoğunlukla, ya bir ortak eşit yardımcı anlam, ya da farklı aynı cinsten akraba yardımcı anlamlar tarafından birleşti- rilen bir şekiller dizisidir; bazen de asgarî hacimli, yani anlamı bağımsız, tek bir şekilden ibaret olan tek üyeli yapı birimidir. 5. Yukarıda söylediğimiz leksem ve yardımcı morfemlerin göreceli görevsel bağımsızlığı ile Türkçenin diğer önemli vasıfları ilgilidir. Çok üyeli kategoriyi oluşturan şekiller arasındaki bağıntıların birbirine karşıt olmaması; ismin iyelik kategorisinde olduğu gibi, bütün öbek üyeieri tek bir yardımcı anlama, yani bir ortak kategori anlamına sahip olarak şekil çekimsel anlamlarla birbirinden fark edilirler, ya da hal kategorisinde olduğu gibi, kategoriyi oluşturan birimler akraba, bir cins, yani anlamsal ortaklığa sahip yardımcı anlamlar taşırlar, ve yine de bizce karşıt ilişkide bulunmazlar. Türk şekilbiliminin birincil, aslî kuruluşu gereğince hiç olmazsa bazı ek- lerin fakültatif, yani seçmeli, ihtiyarî olması muhtemeldir. Çağdaş TT, Öz- bekçe vb. dan farklı olarak bilhassa Göktürk metinlerinde rastlanan eklerin seçmeli olarak kullanılması, EAT’nde de görülmektedir (eleştiricilerimizin eklerin kullanılıp kullanılmamasını vezine bağlayabileceklerini düşünerek örnekleri nesirden seçiyoruz): 1) çokluk eki: Päs bir javuz işlü ‘avrat ävinä konuk oldy. Vä ol ‘avratuñ fā ḥ işä karavaşlary varydy, ol karavaşuñ birisi javlak x̣übidi (Kälila vä Dimna); 2) ilgi hali eki: bänüm gözüm nūrlary (Käli- la vä Dimna) 3) yükleme hali eki: agzuñ açmagyl vä dilüñi sözä däprätmägil (Kälila vä Dimna ); 4) sözü edilen vasfı yönelme halinde de görürüz (maale- sef elimizdeki örnekler nazıma aittir): uçmaga koj bunlary binsünlär burāq çäläbüm (Jūnus Ämrä). Sözü geçen kategori ve eklerinin verdiğimiz örneklerle ortaya koyma- ya çalıştığımız özelliklerinin tahlili öncelikle bizi şu neticeye götürür: Bu şekillerin ihtivalı anlamlara sahip olarak dile getirdiği nitelik veya bağın- tılar bağlamdan, yani konteksten, haberleşme şartlarından kendiliğinden

RkJQdWJsaXNoZXIy MzQwMDk=